İskoçya nerededir, özellikleri nelerdir?

İskoçya, İngiltere, Galler ve Kuzey İrlanda ile birlikte Birleşik Krallık’ı oluşturan 4 ülkeden biridir. İskoçya’yı yakından tanıyalım…
Üçte birini kapladığı Britanya adasının en kuzeyinde yer alır. Güneyde İngiltere’ye komşu olan ülkenin doğusunda Kuzey Denizi, batısında ise Atlantik Okyanusu yer alır.
Başkenti Edinburgh, diğer önemli şehirleri Glasgow, Aberdeen, Dundee, Stirling’tir. Edinburgh, Orta Çağ’dan kalma kaleleri, tarihi binaları ve doğal güzellikleri ile bilinen bir şehirdir.
İskoçya’nın para birimi sterlindir.
İskoçya bağımsız bir ülke olmamakla birlikte, kendine ait bayrağı, başkenti ve parlamentosu vardır.
Ülke, coğrafi olarak 3 bölgeye ayrılmıştır:

Highlands, dağlık bir bölgedir,
Central Belt, deniz seviyesine yakındır. Edinburgh, Glasgow, Stirling gibi önemli yerleşim yerleri bu bölgede bulunur,
Southern uplands, tepelik bir araziden oluşur.
İskoçya’ya bağlı irili ufaklı 790 ada vardır, bunların bir kısmında yerleşim bulunur.
Üç tarafı denizle çevrili olan İskoçya’nın iklimi, Britanya ortalamasına göre oldukça sert ve soğuktur. Ülkede her an yağmur yağabilir. Temmuz ve Ağustos ayları en sıcak aylardır. Ortalama sıcaklık 15-20 derecedir.
İskoçya’da İngilizce, İskoçça/Galce ve Scots Cermencesi olmak üzere 3 farklı dil konuşulur. Hemen hemen herkes İngilizce konuşurken halkın yüzde 30′u İskoçça da bilir.
Edinburgh
Edinburgh, 1437′den beri İskoçya’nın başkentidir. Ülkenin Glasgow’dan sonra ikinci büyük kentidir.
Orta Çağ ve Georgian dönemlerine ait olağanüstü bir mimarisi vardır.
Şehrin “Old Town (eski şehir)” ve “New Town (yeni şehir)” bölgeleri UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alır.
Edinburgh’a geldiğinizde ilk gözünüze çarpan 11. yüzyılda sönmüş bir volkanın üzerine yapılmış. Edinburgh Şatosu’dur. Şehrin ana caddesi Royal Mile’in etrafındaki binalar Old Town’un güzelliklerini oluşturur.
Old Town’un tam karşısındaki bölge New Town’dur. Adı yeni şehir olmakla birlikte bu bölgede de oldukça eski binalar bulunur.
Edinburgh’un eski ve yeni şehir olarak ikiye ayrılmasının hikayesi 1600′lü yıllara dayanır. Bu tarihlerde artan nüfusla birlikte şehir kalabalıklaşınca, zengin kesim yeni şehir denilen “New Town”u inşa etmiştir.
İskoçya tarihi
İngiltere Kraliçesi 1. Elizabeth’in varis bırakmadan ölmesi üzerine, kraliçenin en yakın akrabası olan İskoçya Kralı VI. James, I. James adıyla 1603 yılında taç giydi.
Kral, İskoçya ile birlikte, İngiltere’yi, İrlanda’yı ve 1536′da İngiltere ile siyasi olarak birleşen Galler’i yönetmeye başladı.
1707 tarihine kadar bağımsızlığını korumuş olan ülke daha sonra İngiltere Krallığı ile birleşip Büyük Britanya Krallığı’nı oluşturmuştur.
1997 yılında yapılan halk oylamasıyla İskoçya sonunda kendi parlamentosunu kurmuştur. Fakat bu parlamentonun yalnızca İskoçya’ya özgü belli konularda yetkisi vardır.
İskoçya genelinde Birleşik Krallık’tan ayrılmak için 2014 yılında referandum düzenlenmiş. Referamdum sonucunda katılanların yüzde 55′i Birleşik Krallık’tan ayrılmama yönünde oy kullanmıştır.
Gayda ve kilt
İskoçya denilence akla ilk gelenlerden biri gaydadır. Kamıştan yapılmış çift düdük ve tulumdan oluşan, tiz sesli, nefesli bir enstrüman olan gayda İskoçların milli çalgısıdır.
Kilt ise İskoç erkeklerinin düğün ve balo gibi özel günlerde giydikleri etektir. Kiltler, ulusal gururun ve aile ilişkelerinin sembolüdür. Kilt, ceket, yelek, gömlük, kravat, kilt, kilt iğnesi, dize kadar yün çoraptan oluşur.


